Favorilere eklemek için üye girişi yapmanız gerekiyor.
Giriş yapmak için lütfen aşağıdaki butona tıklayınız. (Giriş yaptıktan sonra tekrar bu sayfaya yönlendirileceksiniz)
Stoga girdiginde haber verebilmemiz icin hesabınıza giriş yapmanız gerekiyor.
Giriş yapmak için lütfen aşağıdaki butona tıklayınız. (Giriş yaptıktan sonra tekrar bu sayfaya yönlendirileceksiniz)
Stoga girdiginde haber verebilmemiz icin email adresiniz gerekiyor. Lutfen email adresinizi yaziniz.
Ürün Açıklaması
İslâm'ı, ferdin ve toplumun hayatında görünür kılmanın zemini olarak Fıkh'ı konuşuyoruz bu sayıda. Geçmiş devirlerde nasıl tarif edilmiş, anlaşılmış ve iş görmüş olursa olsun, Fıkh'ın günümüzde eskisinden daha hassas bir misyon yüklendiği açık. Zira ne yapsak bir parçası olmaktan kurtulamadığımız seküler dünya, geldiğimiz noktada bizi fıkhî değerlendirmelerle içine çekiyor, vakumluyor. Dolayısıyla seküler dünyada Fıkh'ı konuşmak ayrı bir nezaket arz ediyor.
İslâm insanı "mükellef varlık" olarak görür. Bu, insanın var kılınışının en temelde birtakım mükellefiyetleri yerine getirmesi amacına matuf olduğunu ifade eder. Mükellefiyetler üzerine kurulu bir hayat ve varlık çizgisinde, davranışların hükümleri (ef'al-i mükellefîn), şüphesiz en hassas noktayı oluşturmaktadır. Nerede ve ne halde bulunuyor olursak olalım, içinde bulunduğumuz halin bilgisine ve hükmüne vasıl olmanın yegâne yolu Fıkıh'tır.
Bu son cümle, Fıkh'a temel karakterini veren ana unsurun "sabiteler" olduğunu ifade ediyor aynı zamanda. Fıkıh, "sabiteler" (neshten, tahsisten ve ana özelliğini etkileyecek her türlü muarazadan salim hükümler) üzerine kurulu bir hayat vasıtasıyla murad-ı ilahîye ulaşmayı taahhüt eder.
İçinde bulunduğumuz halin hükmünü "değişkenler" merkezinde belirleme eğilimlerinin hiçbir zaman olmadığı kadar yoğun biçimde gündemde tutulduğu bir zaman diliminde bu nokta gerçekten ayrı bir ehemmiyet arz ediyor. Niçin tarihin hiçbir döneminde müşahede edilmeyen bir yoğunlukta "değişim"den, "hükümlerin esnekliği"nden,
"İnsanın, içinde bulunduğu hal ile ilgili bilgileri öğrenmesi farz-ı ayndır" diyoruz. Bu, tarih boyunca hep böyle bilindi ve yaşandı. İçinde bulunduğumuz hal ile ilgili mevcut bilgiler bizim
için bir biçimde "problem" oluşturduğundan, şimdilerde "hal"imizi yeniden tarif etmekle ve bu "yeni durum"la ilgili "yeni" bilgiler üretmekle iştigal ediyoruz. Şu farkla ki, geçmişte yaşanan hayat da, üretilen bilgi de, onların üzerine oturduğu ontoloji de "tabiî/fıtrî" idi; şimdi yaşadığımız hayat da, ürettiğimiz bilgi de "sentetik!"
Hadd cezalarının, cihad emrinin, cizyenin, hilafetin tarihte kaldığından, kadının "erkek karşısındaki" konumundan, haklarından, sosyal hayattaki rolünden hasılı bize günümüz dünyasında "problem" teşkil ettiği telkin edilen hususlardan bahsederken "tarihin yükünü omzundan atmış olma"nın rahatlığını tattıranın ne olduğunu gerçek anlamda düşünen kaç kişi var aramızda? "İyi ki artık bunlar yok" diye düşünerek içinde yaşadığımız durumu bize "armağan" edenlere eni-konu minnettarlık hissedenlerimizin sayısında azalma mı var, artma mı?
"Seküler dünyada Fıkh'ı, Usul-i Fıkh'ı, fetvayı, ictihadı konuşma"nın önemi buradan geliyor. Elinizdeki sayının gecikmesinin bir sebebi yaşadığımız birtakım teknik arızalar ise, bir diğer sebebi de ele aldığımız konunun hassasiyeti.
Bu sebeple, Fıkıh ve Hayat dosyasını, 5 ve 6. sayıları birleştirerek ele alma zarureti hissettik. Elinizde tuttuğunuz derginin hacminin bu kadar kabarık olması iki sayının bir arada takdim edilmiş olmasından.
Bu bizim için şöyle bir imkânı da beraberinde getirdi: Bundan önceki sayılarımız hep gecikmeli olarak çıkıyordu. 5 ve 6. sayıların birlikte verilmesi bize, 7. sayıdan itibaren her sayının kendi periyodu içinde elinize ulaştırılabilmesinin yolunu da açmış oluyor. Bu arada bu gecikme dolayısıyla bize yüreği ağzında telefon eden, mail atan okuyucularımıza teşekkür, bizi böyle bir ilgiye mazhar ettiği için Rabbimize hamd-ü sena ediyoruz. Elbette bu Rıhle ve Daru'l-Hikme olarak sırtımızdaki sorumluluğun ağırlığını da işaret ediyor.
Tevfik de inayet de O'ndan…
STOK KODU: RIHLE56
SAYFA SAYISI: 216
BASKI: 1
BASIM TARİHİ: 2009
DİLİ: TÜRKÇE
Müşteri Değerlendirmeleri
Giriş yapmak zorunlu
Bir inceleme girmeden önce hesabınıza giriş yapmanız gerekir. Giriş yaptıktan sonra buraya yönlendirileceksiniz.